Türkiye Futbol Federasyonu Amatör Futbol, Kadın Futbolu ve Engelli Futbolundan Sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi Ural Aküzüm, Avrupa Türk Futbol Federasyonu'nun (ATFF) yeni yönetim binasının açılışına katıldı. Stuttgart-Filderstadt'ta gerçekleşen açılışa, Almanya'nın çeşitli illerinden spor insanları, basın mensupları ve Avrupa Türk futbol camiasından temsilciler katıldı. Aküzüm'ün yaptığı konuşma, Türk futbolunun geleceği ve Avrupa'daki Türk futbolcuların rolü üzerine önemli noktalara değindi. Avrupa'da yaşayan Türklerin artık sadece göçmen değil, işveren ve iş insanı kimliğine büründüğünü vurguladı. Bu yeni statünün, Türk futboluna da yansıması gerektiğini belirtti.
Avrupalı Türk Futbolcuların Önemi
Aküzüm, Mesut Özil, Kerem Demirbay, Emre Can, İlkay Gündoğan, Mehmet Scholl gibi Alman Milli Takımı'nda forma giymiş oyuncuların, kökenlerinin Türk olduğunu hatırlatarak gurur duyduğunu ifade etti. Aynı zamanda Nuri Şahin, Hakan Çalhanoğlu, Mustafa İzzet ve Colin Kazım gibi Türkiye Milli Takımı'na katkı sağlayan Avrupalı Türk futbolcuların başarılarından bahsetti. Bu futbolcuların başarısının, anne babaları ve Almanya'daki eğitimcilerinin çabaları sayesinde olduğunu vurgulayarak onlara teşekkür etti. Aküzüm, Avrupalı Türk futbolcuların artık "gurbetçi" değil, "Avrupalı Türk" olarak adlandırılması gerektiğini savundu.
Profesyonellik Oranının Yükseltilmesi
Ural Aküzüm, Avrupa'da yaşayan Türklerin işveren konumuna geldiğini ve Türk futboluna yatırım yapmaları gerektiğini vurguladı. İş insanı kimliğiyle Almanlara da istihdam sağlayan bu kişilerin, kulüp başkanı ve kulüp sahibi olarak Türk futboluna hizmet etmeleri gerektiğini dile getirdi. Hedef olarak, 2035 yılına kadar altyapılardan yetişen Avrupalı Türk futbolcuların profesyonel liglerdeki oranını %20'ye çıkarmayı koydu. Türkiye'nin artık sadece "geri dönüş yeri" olmaktan çıkması ve Avrupalı Türk futbolcuların Avrupa'da kariyerlerine devam etmelerinin önemini vurguladı. Hollanda, Belçika, İsviçre ve Fransa gibi ülkelerde Türk futbolcuların kariyerlerini sürdürmeleri gerektiğini ve çift vatandaşlık avantajını kullanarak iki ülkenin de futboluna katkıda bulunmaları gerektiğini belirtti. Türkiye'deki alt liglerde oynayan futbolcuların istedikleri gibi sıçrama yapamadığını dile getirdi.
Entegrasyonun Önemi ve Gelecek Hedefleri
Konuşmasının sonunda, Ural Aküzüm, Türk futbolunun gelişmesi için Avrupalı Türklerin entegrasyonunun şart olduğunu tekrar vurguladı. Almanya'da 65 yıllık Türk tarihinin ve burada yaşayan Türklerin iki ülke için de çalıştığını hatırlattı. Alman altyapısından yetişen futbolcuların sadece %10'unun profesyonel seviyeye çıktığını belirterek, Avrupalı Türk futbolcuların potansiyelinin daha fazla kullanılması gerektiğini söyledi. ATFF'nin yeni yönetim binasının, bu hedeflere ulaşmak için önemli bir adım olduğunu belirtti. Bu yeni merkez, Avrupa'daki Türk futbolunun gelişimi için önemli bir merkez görevi görecektir. Gelecek yıllarda Türk futbolunun daha da güçlenmesi için Mustafa Doğan gibi isimlerinde bu işbirliğine katkı sağlaması gerekiyor.